Translations:Afyon Hayatı/15/tr
Bu dindar ve vefakâr millet, Bediüzzaman’ın doğruluk ve büyüklüğünü ve kahramanlığını bilerek ona o derece itimat etmiştir ki onun aleyhinde ne propaganda yapılırsa yapılsın inanmıyorlar. Bediüzzaman’a yapılan zulüm ve işkenceleri işittikçe, ona karşı kalplerinde daha ziyade bir sevgi ve bağlılık husule gelmektedir. Ve diyorlar ki: “Bediüzzaman gibi bir din kahramanını ve öyle büyük ve mübarek bir zatı hapislere koymak, onun eserlerinin serbest okunmasına mani olmak, dini Anadolu’dan kaldırmaya çalışmanın ve İslâmiyet’i yıkmaya çabalamanın bir ifadesidir.” diye komünist ve dinsizlerin yaptırdıkları işkence ve zulümlerin düşmanı kesiliyorlar. Bunun için hükûmet, her işten evvel hükûmet aleyhinde çevrilen bu planı akîm bırakmak için Bediüzzaman’ı tamamen serbest bırakması lâzımdır. Yoksa Bediüzzaman ezildikçe halk, hükûmet aleyhtarı (Hâşiye[1]) olacaktır. Din, vatan ve milletin selâmeti namına bu hakikati ihbar etmeyi bir vecibe biliyoruz.
- ↑ Hâşiye: Bu hakikat 1950 seçimlerinde tamamen tahakkuk etmiş; Bediüzzaman’ı yirmi beş sene bir istibdad-ı mutlak ve eşedd-i zulüm ve müthiş işkenceler içinde bırakan din aleyhtarı eski hükûmet, büyük bir ekseriyet tarafından yıkılmış ve dinimizin üzerindeki zulüm ve istibdadı kaldırmakta olan Demokrat Parti iktidara getirilmiştir.