Barla Lahikası 251. Mektup

    Risale-i Nur Tercümeleri sitesinden
    21.12, 21 Kasım 2023 tarihinde FuzzyBot (mesaj | katkılar) tarafından oluşturulmuş 34104 numaralı sürüm (Kaynak sayfanın yeni sürümü ile eşleme için güncelleniyor)
    (fark) ← Önceki sürüm | Güncel sürüm (fark) | Sonraki sürüm → (fark)
    Diğer diller:

    بِاس۟مِهٖ وَ اِن۟ مِن۟ شَى۟ءٍ اِلَّا يُسَبِّحُ بِحَم۟دِهٖ

    اَلسَّلَامُ عَلَي۟كُم۟ وَ رَح۟مَةُ اللّٰهِ وَ بَرَكَاتُهُ

    Aziz kardeşim Re’fet Bey!

    Senin mektubunu ve kitabını memnuniyetle aldım. Gayet sevdiğim bir talebem olan Hulusi Bey’in ruhunu sizde hissettim. Seni yeni değil, Hulusi gibi eski bir talebe olarak kabul ettim. Talebeliğin hâssası şudur ki yazılan Sözler’e kendi malı gibi sahip olmalıdır. Kendisi telif etmiş ve yazmış nazarıyla bakıp neşrine ve ehil olanlara iblağına çalışmaktır. Mâşâallah hattın güzeldir. Vakit bulursan bir kısmını yazın. Bir kısmını Hüsrev gibi ciddi talebeler yazar, onlardan bilâhare alır yazarsınız ve onlarla teşrik-i mesai edersiniz.

    Altı senedir Isparta’da ciddi talebelerin çıkmasına muntazırdım, bekliyordum. El-minnetü lillah, şimdi sizin ile beraber birkaç tane çıkmaya başladı. Çünkü bir talebe, yüz dosta müreccahtır.

    Sözler namındaki envar-ı Kur’aniye ise en mühim ibadet olan ibadet-i tefekküriye nevindendir. Şu zamanda en mühim vazife, imana hizmettir. İman saadet-i ebediyenin anahtarıdır.

    اَل۟بَاقٖى هُوَ ال۟بَاقٖى

    Kardeşiniz

    Said Nursî



    Barla Lahikası 250. Mektup ⇐ | Barla Lahikası | ⇒ Barla Lahikası 252. Mektup