Emirdağ Lahikası 1. Kitap 130. Mektup

    Risale-i Nur Tercümeleri sitesinden
    08.41, 26 Kasım 2023 tarihinde FuzzyBot (mesaj | katkılar) tarafından oluşturulmuş 39608 numaralı sürüm (Kaynak sayfanın yeni sürümü ile eşleme için güncelleniyor)
    (fark) ← Önceki sürüm | Güncel sürüm (fark) | Sonraki sürüm → (fark)
    Diğer diller:

    Hâşiye: Memleketimizde medrese talebelerinden birisi bir kitabı bitirse veya başlasa bir tatlı veya yemek meftuhane veya mahtumane diye vermek âdettir. Aynen bu kaideyi Kâtip Osman’ın üzümünde gördük. Onun yazdığı Asâ-yı Musa’nın tashihini bitirdiğim aynı vakitte mahtumanesi olarak bu üzümün gelmesi, tatlı bir latîfe ve şirin bir hatıra-i hayat-ı medresiye oldu.

    Nur’da şefkat esas olmasından, hanımlar o cihette ileridir ve Nurlara ciddi yapışıyorlar. Ben “kardeşlerim” dediğim zaman, hanım hemşirelerimi kardeşler içinde kasdederim. Bütün mektuplarımda onlar dahi muhataplarımdır.


    Emirdağ Lahikası 1. Kitap 129. Mektup ⇐ | Emirdağ Lahikası | ⇒ Emirdağ Lahikası 1. Kitap 131. Mektup