Translations:Yirmi Beşinci Söz/972/tr

    Risale-i Nur Tercümeleri sitesinden
    09.24, 3 Aralık 2023 tarihinde FuzzyBot (mesaj | katkılar) tarafından oluşturulmuş 45682 numaralı sürüm (Dış bir kaynaktan yeni bir sürüm içe aktarılıyor)
    (fark) ← Önceki sürüm | Güncel sürüm (fark) | Sonraki sürüm → (fark)

    İşte böyle bir zamanda, belâgat en revaçlı olduğu bir anda Kur’an-ı Mu’cizü’l-Beyan nüzul etti. Nasıl ki zaman-ı Musa aleyhisselâmda sihir ve zaman-ı İsa aleyhisselâmda tıp revaçta idi. Mu’cizelerinin mühimmi o cinsten geldi. İşte o vakit bülega-yı Arab’ı, en kısa bir suresine mukabeleye davet etti وَ اِن۟ كُن۟تُم۟ فٖى رَي۟بٍ مِمَّا نَزَّل۟نَا عَلٰى عَب۟دِنَا فَا۟تُوا بِسُورَةٍ مِن۟ مِث۟لِهٖ fermanıyla onlara meydan okuyor. Hem der ki: “İman getirmezseniz mel’unsunuz. Cehenneme gireceksiniz.” Damarlarına şiddetle vuruyor. Gururlarını dehşetli surette kırıyor. O kibirli akıllarını istihfaf ediyor. Onları bidayeten idam-ı ebedî ile ve sonra da cehennemde idam-ı ebedî ile beraber dünyevî idam ile de mahkûm ediyor. Der: “Ya muaraza ediniz yahut can ve malınız helâkettedir.”