İçeriğe atla

Yirmi Altıncı Mektup/en: Revizyonlar arasındaki fark

"===First Matter===" içeriğiyle yeni sayfa oluşturdu
("these are seven matters." içeriğiyle yeni sayfa oluşturdu)
("===First Matter===" içeriğiyle yeni sayfa oluşturdu)
199. satır: 199. satır:
these are seven matters.
these are seven matters.


<div lang="tr" dir="ltr" class="mw-content-ltr">
<span id="Birinci_Mesele"></span>
=== Birinci Mesele ===
===First Matter===
</div>


<div lang="tr" dir="ltr" class="mw-content-ltr">
Since the elevated truth stated by the above verse concerns the life of society, I have  been compelled to write it in the tongue, not of the New Said, who wants to withdraw from  society, but of the Old Said, who was involved in the social life of Islam. It is written intending to serve the Qur’an of Mighty Stature and to shield it against unjust attacks.
Şu âyet-i kerîmenin ifade ettiği hakikat-i âliye, hayat-ı içtimaiyeye ait olduğu için hayat-ı içtimaiyeden çekilmek isteyen Yeni Said lisanıyla değil belki İslâm’ın hayat-ı içtimaiyesiyle münasebettar olan Eski Said lisanıyla, Kur’an-ı Azîmüşşan’a bir hizmet maksadıyla ve haksız hücumlara bir siper teşkil etmek fikriyle yazmaya mecbur oldum.
</div>


<div lang="tr" dir="ltr" class="mw-content-ltr">
<span id="İkinci_Mesele"></span>
=== İkinci Mesele ===
===Second Matter===
</div>


<div lang="tr" dir="ltr" class="mw-content-ltr">
In explanation of the principle of mutual acquaintance and assistance alluded to by the above verse, we say this: an army is divided into divisions, the divisions into regiments, the regiments into battalions, and companies, and squads, so that all the soldiers may know their  many different connections and related duties. In this way, they all will perform properly a  general duty in accordance with the principle of mutual assistance, and the collectivity they form will be safe from the attacks of the enemy. The army is not arranged thus to be divided and split up, with one company competing with  another, one  battalion being  hostile  to  another, and  one  division acting in opposition to another.
Şu âyet-i kerîmenin işaret ettiği “tearüf ve teavün düsturu”nun beyanı için deriz ki: Nasıl ki bir ordu fırkalara, fırkalar alaylara, alaylar taburlara, bölüklere, tâ takımlara kadar tefrik edilir. Tâ ki her neferin muhtelif ve müteaddid münasebatı ve o münasebata göre vazifeleri tanınsın, bilinsin. Tâ o ordunun efradları, düstur-u teavün altında, hakiki bir vazife-i umumiye görsün ve hayat-ı içtimaiyeleri, a’danın hücumundan masûn kalsın. Yoksa tefrik ve inkısam; bir bölük bir bölüğe karşı rekabet etsin, bir tabur bir tabura karşı muhasamet etsin, bir fırka bir fırkanın aksine hareket etsin değildir.
</div>


<div lang="tr" dir="ltr" class="mw-content-ltr">
<div lang="tr" dir="ltr" class="mw-content-ltr">