87.152
düzenleme
Değişiklik özeti yok |
Değişiklik özeti yok |
||
54. satır: | 54. satır: | ||
<nowiki>*</nowiki> * * | <nowiki>*</nowiki> * * | ||
O Zamanki Hayatına Kısa Bir Bakış | == O Zamanki Hayatına Kısa Bir Bakış == | ||
'''Evvela:''' Hükema-yı işrakiyyunun mesleklerine sülûk ederek zühd ve riyazete başladı. Hükema-yı işrakiyyun, tedric kanunu mûcibince vücudlarını riyazete alıştırmışlardı. O ise tedrice riayet etmeyerek birdenbire riyazete daldı. Gün geçtikçe vücudu tahammül etmeyerek zayıf düşmeye başladı. Üç günde bir parça ekmekle idare ediyordu. Ulema-yı işrakiyyunun “riyazetin küşayiş-i fikre hizmet ettiği” nazariyesi üzerine, onlar gibi yapacağım diye çalışıyordu. | |||
'''Sâniyen:''' İmam-ı Gazalî Hazretlerinin İhyaü’l-Ulûm’unda tasavvuf nokta-i nazarında دَع۟ مَا يُرٖيبُكَ اِلٰى مَالَا يُرٖيبُكَ kaidesine ittibaen, ekmeği bile bir zaman terk edip ot ile idareye koyuldu. | |||
'''Sâlisen:''' Nadir konuşuyordu. Kürtlerin edib dâhîlerinden Molla Ahmed Hanî Hazretlerinin, gündüzleyin bile havf ile girilen kubbe-i saadetine kapanır, bazen geceleyin de orada kalırdı. Bundan dolayı ahali, Bediüzzaman’a: “Ahmed Hanî Hazretlerinin feyzine mazhar olmuştur.” diyordu. Bu hali, müşarün-ileyhin kerametine hamlederlerdi. O vakitlerde kendisi on üç on dört yaşlarında idi. | |||
Sâlisen: Nadir konuşuyordu. Kürtlerin edib dâhîlerinden Molla Ahmed Hanî Hazretlerinin, gündüzleyin bile havf ile girilen kubbe-i saadetine kapanır, bazen geceleyin de orada kalırdı. Bundan dolayı ahali, Bediüzzaman’a: “Ahmed Hanî Hazretlerinin feyzine mazhar olmuştur.” diyordu. Bu hali, müşarün-ileyhin kerametine hamlederlerdi. O vakitlerde kendisi on üç on dört yaşlarında idi. | |||
Sonra ulemadan mümtaz simalarla mülakat etmeye karar verdi ve Bağdat’a ziyaret kasdıyla hocasından izin istedi. Derviş kıyafetine girdi. Yolları takip etmeden dağlarda, ormanlarda gece dolaşarak Bağdat’a gitmek niyetinde iken Bitlis’e geldi. Bitlis’te Şeyh Mehmed Emin Efendi Hazretlerinin yanına giderek iki gün kadar dersinde bulundu. Şeyh Mehmed Emin Efendi, kendisine kisve-i ilmiyeye girmesini teklif etti. Molla Said cevaben: | Sonra ulemadan mümtaz simalarla mülakat etmeye karar verdi ve Bağdat’a ziyaret kasdıyla hocasından izin istedi. Derviş kıyafetine girdi. Yolları takip etmeden dağlarda, ormanlarda gece dolaşarak Bağdat’a gitmek niyetinde iken Bitlis’e geldi. Bitlis’te Şeyh Mehmed Emin Efendi Hazretlerinin yanına giderek iki gün kadar dersinde bulundu. Şeyh Mehmed Emin Efendi, kendisine kisve-i ilmiyeye girmesini teklif etti. Molla Said cevaben: | ||
156. satır: | 155. satır: | ||
— Neden dolayı taneleri karıncalara veriyorsun, denildiğinde: | — Neden dolayı taneleri karıncalara veriyorsun, denildiğinde: | ||
— Bunlarda hayat-ı içtimaiyeye mâlikiyet ve fevkalâde vazife-şinaslık ve çalışma bulunduğunu müşahede ettiğim için cumhuriyet-perverliklerine mükâfaten kendilerine muavenet etmek istiyorum, cevabında bulunmuştur. (Hâşiye) | — Bunlarda hayat-ı içtimaiyeye mâlikiyet ve fevkalâde vazife-şinaslık ve çalışma bulunduğunu müşahede ettiğim için cumhuriyet-perverliklerine mükâfaten kendilerine muavenet etmek istiyorum, cevabında bulunmuştur. '''(Hâşiye'''<ref>'''Hâşiye:''' 1935’te Eskişehir Ağır Ceza Mahkemesinde “Cumhuriyet hakkında fikrin nedir?” sualine cevaben: | ||
— Eskişehir Mahkeme Reisinden başka daha sizler dünyaya gelmeden benim dindar bir cumhuriyetçi olduğumu elinizdeki Tarihçe-i Hayat’ım ispat eder, diyerek yukarıda zikredilen “Karınca Hâdisesini” anlatır ve şöyle der: | |||
— Hulefa-yı Raşidîn her biri hem halife hem reisicumhur idi. Sıddık-ı Ekber, Aşere-i Mübeşşere’ye ve sahabe-i kirama elbette reisicumhur hükmünde idi. Fakat manasız isim ve resim değil belki hakikat-i adaleti ve hürriyet-i şer’iyeyi taşıyan mana-yı dindar cumhuriyetin reisleri idiler.</ref>''')''' | |||
Tillo’da iken bir gece Şeyh Abdülkadir-i Geylanî (ks) Hazretlerini rüyasında görür. Geylanî Hazretleri (ks) kendisine hitaben: | Tillo’da iken bir gece Şeyh Abdülkadir-i Geylanî (ks) Hazretlerini rüyasında görür. Geylanî Hazretleri (ks) kendisine hitaben: |
düzenleme