Kastamonu Lahikası 55. Mektup
بِاس۟مِهٖ وَ اِن۟ مِن۟ شَى۟ءٍ اِلَّا يُسَبِّحُ بِحَم۟دِهٖ
اَلسَّلَامُ عَلَي۟كُم۟ وَ رَح۟مَةُ اللّٰهِ وَ بَرَكَاتُهُ بِعَدَدِ حَاصِلِ ضَر۟بِ عَاشِرَاتِ دَقَائِقِ لَي۟لَةِ ال۟قَد۟رِ فٖى حُرُوفِ ال۟قُر۟اٰنِ
Aziz, sıddık kardeşlerim!
Evvela: Bütün ruh u canımla mübarek ramazanınızı tebrik ederim. Ve o mübarek şehirde ettiğiniz duaların, Cenab-ı Hak yanında makbul olmasını Erhamü’r-Râhimîn’den niyaz ederim.
Sâniyen: Bu seneki ramazan-ı şerif hem âlem-i İslâm için hem Risale-i Nur şakirdleri için gayet ehemmiyetli ve pek çok kıymetlidir. Risale-i Nur şakirdlerinin iştirak-i a’mal-i uhreviye düstur-u esasiyeleri sırrınca her birisinin kazandığı miktar, her bir kardeşlerine aynı miktar defter-i a’maline geçmesi o düsturun ve rahmet-i İlahiyenin muktezası olmak haysiyetiyle, Risale-i Nur dairesine sıdk ve ihlas ile girenlerin kazançları pek azîm ve küllîdir. Her biri, binler hisse alır. İnşâallah emval-i dünyeviyenin iştiraki gibi inkısam ve tecezzi etmeden her birisine aynı amel, defterine geçmesi; bir adamın getirdiği bir lamba, binler âyinelerin her birisine aynı lamba inkısam etmeden girmesi gibidir.
Demek Risale-i Nur’un sadık şakirdlerinden birisi, Leyle-i Kadrin hakikatini ve ramazanın yüksek mertebesini kazansa umum hakiki sadık şakirdler sahip ve hissedar olmak, vüs’at-i rahmet-i İlahiyeden çok kuvvetli ümitvarız.