Barla Lahikası 184. Mektup: Revizyonlar arasındaki fark
("''(Zekâi’nin fıkrasıdır.)'' Kalbim derin bir ihtiyaç ve iştiyak içinde, şu mübarek günlerde, Üstadımın ziyaretini arzu ediyor. Nasıl ki yaz günlerinin sıcak demlerinde bilumum nebatat yağmura ihtiyaç hissederse Zekâi de Üstadımın nasihatlerine ve telkinlerine öylece müştak ve muhtaçtır. Üstadım! Eyyam-ı mübareke pek çabuk gelip geçti. Benim gibi manevî yaralarından mecruh bîçareler, böyle mübarek günlerde, elbe..." içeriğiyle yeni sayfa oluşturdu) |
(Bu sürüm çeviri için işaretlendi) |
||
(Aynı kullanıcının aradaki diğer 2 değişikliği gösterilmiyor) | |||
1. satır: | 1. satır: | ||
<languages/> | |||
<translate> | |||
<!--T:1--> | |||
''(Zekâi’nin fıkrasıdır.)'' | ''(Zekâi’nin fıkrasıdır.)'' | ||
<!--T:2--> | |||
Kalbim derin bir ihtiyaç ve iştiyak içinde, şu mübarek günlerde, Üstadımın ziyaretini arzu ediyor. Nasıl ki yaz günlerinin sıcak demlerinde bilumum nebatat yağmura ihtiyaç hissederse Zekâi de Üstadımın nasihatlerine ve telkinlerine öylece müştak ve muhtaçtır. | Kalbim derin bir ihtiyaç ve iştiyak içinde, şu mübarek günlerde, Üstadımın ziyaretini arzu ediyor. Nasıl ki yaz günlerinin sıcak demlerinde bilumum nebatat yağmura ihtiyaç hissederse Zekâi de Üstadımın nasihatlerine ve telkinlerine öylece müştak ve muhtaçtır. | ||
<!--T:3--> | |||
Üstadım! Eyyam-ı mübareke pek çabuk gelip geçti. Benim gibi manevî yaralarından mecruh bîçareler, böyle mübarek günlerde, elbette kusurlarının affını ve meşru emellerinin husulünü, Hallak-ı âlem’den temenni ve niyaz etmişlerdir. Cenab-ı Allah mâh-ı gufranın kudsiyeti hürmetine kusurlarımızı aff u mağfiret eylesin, âmin! | Üstadım! Eyyam-ı mübareke pek çabuk gelip geçti. Benim gibi manevî yaralarından mecruh bîçareler, böyle mübarek günlerde, elbette kusurlarının affını ve meşru emellerinin husulünü, Hallak-ı âlem’den temenni ve niyaz etmişlerdir. Cenab-ı Allah mâh-ı gufranın kudsiyeti hürmetine kusurlarımızı aff u mağfiret eylesin, âmin! | ||
<!--T:4--> | |||
Sevgili Üstadım! Bu defa üç gün izinle Atabey’e gidip ebeveynimi ve âhiret dostlarımızı ziyaret ettim. | Sevgili Üstadım! Bu defa üç gün izinle Atabey’e gidip ebeveynimi ve âhiret dostlarımızı ziyaret ettim. | ||
<!--T:5--> | |||
Âh Üstadım! Bazen zâhirî hâdisat insanı çok düşündürüyor. Gayr-ı ihtiyarî, ruhu garib ve rikkatle karışık bir ızdıraba düşürüyor. Bu anlarda hayatın kararsızlıklarından mütevellid yeis, bizi müteessir ediyor. Şefkat ve merhamete hasret çekiyoruz. | Âh Üstadım! Bazen zâhirî hâdisat insanı çok düşündürüyor. Gayr-ı ihtiyarî, ruhu garib ve rikkatle karışık bir ızdıraba düşürüyor. Bu anlarda hayatın kararsızlıklarından mütevellid yeis, bizi müteessir ediyor. Şefkat ve merhamete hasret çekiyoruz. | ||
<!--T:6--> | |||
Üstadım! Öyle zannediyorum ki âcizleri, hayatın ihtilata mecbur eden ahvalinden uzaklaşamadıkça, kalbim ârâmgâh-ı lezzetinde tam bir sükûnu bulamayacak. İnşâallah duanızın himmetiyle, o anlara da selâmetle vâsıl olacağım. Bu hissiyatımı izah etmek, anlaşılmış bir ruh için zâid değil midir? | Üstadım! Öyle zannediyorum ki âcizleri, hayatın ihtilata mecbur eden ahvalinden uzaklaşamadıkça, kalbim ârâmgâh-ı lezzetinde tam bir sükûnu bulamayacak. İnşâallah duanızın himmetiyle, o anlara da selâmetle vâsıl olacağım. Bu hissiyatımı izah etmek, anlaşılmış bir ruh için zâid değil midir? | ||
<!--T:7--> | |||
Aziz Üstadım! Emsal-i kesîresiyle Üstadımızın riyaseti altında müşerref olmaklığımızı dilediğim İyd-i Fıtr'ınızı tebrik vesilesiyle takdim-i ihtiramat eyler, muhterem ellerinizden ve ayaklarınızdan öperim, sevgili Üstadım. | Aziz Üstadım! Emsal-i kesîresiyle Üstadımızın riyaseti altında müşerref olmaklığımızı dilediğim İyd-i Fıtr'ınızı tebrik vesilesiyle takdim-i ihtiramat eyler, muhterem ellerinizden ve ayaklarınızdan öperim, sevgili Üstadım. | ||
<!--T:8--> | |||
Günahkâr talebeniz | Günahkâr talebeniz | ||
<!--T:9--> | |||
'''Zekâi''' | '''Zekâi''' | ||
<!--T:10--> | |||
------ | |||
<center> [[Barla Lahikası 183. Mektup]] ⇐ | [[Barla Lahikası]] | ⇒ [[Barla Lahikası 185. Mektup]] </center> | |||
------ | |||
</translate> |
12.15, 21 Kasım 2023 itibarı ile sayfanın şu anki hâli
(Zekâi’nin fıkrasıdır.)
Kalbim derin bir ihtiyaç ve iştiyak içinde, şu mübarek günlerde, Üstadımın ziyaretini arzu ediyor. Nasıl ki yaz günlerinin sıcak demlerinde bilumum nebatat yağmura ihtiyaç hissederse Zekâi de Üstadımın nasihatlerine ve telkinlerine öylece müştak ve muhtaçtır.
Üstadım! Eyyam-ı mübareke pek çabuk gelip geçti. Benim gibi manevî yaralarından mecruh bîçareler, böyle mübarek günlerde, elbette kusurlarının affını ve meşru emellerinin husulünü, Hallak-ı âlem’den temenni ve niyaz etmişlerdir. Cenab-ı Allah mâh-ı gufranın kudsiyeti hürmetine kusurlarımızı aff u mağfiret eylesin, âmin!
Sevgili Üstadım! Bu defa üç gün izinle Atabey’e gidip ebeveynimi ve âhiret dostlarımızı ziyaret ettim.
Âh Üstadım! Bazen zâhirî hâdisat insanı çok düşündürüyor. Gayr-ı ihtiyarî, ruhu garib ve rikkatle karışık bir ızdıraba düşürüyor. Bu anlarda hayatın kararsızlıklarından mütevellid yeis, bizi müteessir ediyor. Şefkat ve merhamete hasret çekiyoruz.
Üstadım! Öyle zannediyorum ki âcizleri, hayatın ihtilata mecbur eden ahvalinden uzaklaşamadıkça, kalbim ârâmgâh-ı lezzetinde tam bir sükûnu bulamayacak. İnşâallah duanızın himmetiyle, o anlara da selâmetle vâsıl olacağım. Bu hissiyatımı izah etmek, anlaşılmış bir ruh için zâid değil midir?
Aziz Üstadım! Emsal-i kesîresiyle Üstadımızın riyaseti altında müşerref olmaklığımızı dilediğim İyd-i Fıtr'ınızı tebrik vesilesiyle takdim-i ihtiramat eyler, muhterem ellerinizden ve ayaklarınızdan öperim, sevgili Üstadım.
Günahkâr talebeniz
Zekâi