Barla Lahikası 100. Mektup: Revizyonlar arasındaki fark

    Risale-i Nur Tercümeleri sitesinden
    Değişiklik özeti yok
    (Bu sürüm çeviri için işaretlendi)
     
    1. satır: 1. satır:
    <languages/>
    <languages/>
    <translate>
    <translate>
    <!--T:1-->
    ''(Ahmed Galib’in Sözler hakkında bir fıkrasıdır.)''
    ''(Ahmed Galib’in Sözler hakkında bir fıkrasıdır.)''




    <!--T:2-->
    ''Âdem-i ilm-i hakikattir sözün,''
    ''Âdem-i ilm-i hakikattir sözün,''


    <!--T:3-->
    ''Tercüman-ı kenz-i vahdettir sözün.''
    ''Tercüman-ı kenz-i vahdettir sözün.''


    <!--T:4-->
    ''Hazret-i Hak’tan atâ-yı mahzdır,''
    ''Hazret-i Hak’tan atâ-yı mahzdır,''


    <!--T:5-->
    ''Neş’e-i Şît-i hüviyettir sözün.''
    ''Neş’e-i Şît-i hüviyettir sözün.''


    <!--T:6-->
    ''Ders-i hikmetten bütün ulvi beyan,''
    ''Ders-i hikmetten bütün ulvi beyan,''


    <!--T:7-->
    ''Misl-i İdris, pür-hikmettir sözün.''
    ''Misl-i İdris, pür-hikmettir sözün.''


    <!--T:8-->
    ''Mevc-i tufan-ı dalaletten siper,''
    ''Mevc-i tufan-ı dalaletten siper,''


    <!--T:9-->
    ''Keştî-i Nuh-u selâmettir sözün.''
    ''Keştî-i Nuh-u selâmettir sözün.''


    <!--T:10-->
    ''Sarsar-ı ilhaddan inkaz eden,''
    ''Sarsar-ı ilhaddan inkaz eden,''


    <!--T:11-->
    ''Şule-i Hûd-u hidayettir sözün.''
    ''Şule-i Hûd-u hidayettir sözün.''


    <!--T:12-->
    ''Tezkiyet-bahş-ı kulûb-ü mü’minîn,''
    ''Tezkiyet-bahş-ı kulûb-ü mü’minîn,''


    <!--T:13-->
    ''Salihdar-ı emanettir sözün.''
    ''Salihdar-ı emanettir sözün.''


    <!--T:14-->
    ''Vahdetin esrarını ilan eden,''
    ''Vahdetin esrarını ilan eden,''


    <!--T:15-->
    ''Ol Halil-veş asl-ı millettir sözün.''
    ''Ol Halil-veş asl-ı millettir sözün.''


    <!--T:16-->
    ''Bahş-ı zemzem eyler, ehl-i hayrata,''
    ''Bahş-ı zemzem eyler, ehl-i hayrata,''


    <!--T:17-->
    ''İsmail-i feyz-i hürmettir sözün.''
    ''İsmail-i feyz-i hürmettir sözün.''


    <!--T:18-->
    ''Mahz-ı tahkiktir, hayalattan alâ,''
    ''Mahz-ı tahkiktir, hayalattan alâ,''


    <!--T:19-->
    ''Sırr-ı İshak-ı hakikattir sözün.''
    ''Sırr-ı İshak-ı hakikattir sözün.''


    <!--T:20-->
    ''Zümre-i tağut’u hep berbat eder,''
    ''Zümre-i tağut’u hep berbat eder,''


    <!--T:21-->
    ''Lût gibi rükn-ü salabettir sözün.''
    ''Lût gibi rükn-ü salabettir sözün.''


    <!--T:22-->
    ''Hep kelâmullah-ı nâtık şerhidir.''
    ''Hep kelâmullah-ı nâtık şerhidir.''


    <!--T:23-->
    ''Kenz-i i’caz-ı risalettir sözün.''
    ''Kenz-i i’caz-ı risalettir sözün.''


    <!--T:24-->
    ''Din-i hakkın neşr ü ta’mimi için''
    ''Din-i hakkın neşr ü ta’mimi için''


    <!--T:25-->
    ''Fazl-ı İsrail-i kudrettir sözün.''
    ''Fazl-ı İsrail-i kudrettir sözün.''


    <!--T:26-->
    ''Hak cemaliyle kemalin gösteren,''
    ''Hak cemaliyle kemalin gösteren,''


    <!--T:27-->
    ''Hüsn-ü Yusuf’tan işarettir sözün.''
    ''Hüsn-ü Yusuf’tan işarettir sözün.''


    <!--T:28-->
    ''Yokluk içre, varlığa kaim olan,''
    ''Yokluk içre, varlığa kaim olan,''


    <!--T:29-->
    ''Sabr-ı Eyyüb-ü metanettir sözün.''
    ''Sabr-ı Eyyüb-ü metanettir sözün.''


    <!--T:30-->
    ''Mülhid firavunları gark eyleyen,''
    ''Mülhid firavunları gark eyleyen,''


    <!--T:31-->
    ''Tûr-u Musa-i şeriattır sözün.''
    ''Tûr-u Musa-i şeriattır sözün.''


    <!--T:32-->
    ''Serteser mizan-ı hikmetle rasîn,''
    ''Serteser mizan-ı hikmetle rasîn,''


    <!--T:33-->
    ''Çün Şuayb-ı emn ü adalettir sözün.''
    ''Çün Şuayb-ı emn ü adalettir sözün.''


    <!--T:34-->
    ''Ehl-i idlâli eden zîr ü zeber,''
    ''Ehl-i idlâli eden zîr ü zeber,''


    <!--T:35-->
    ''Sanki Harun-u fesahattir sözün.''
    ''Sanki Harun-u fesahattir sözün.''


    <!--T:36-->
    ''Asker-i Calut-u küfrü mahveder,''
    ''Asker-i Calut-u küfrü mahveder,''


    <!--T:37-->
    ''Savt-ı Davud-u hilafettir sözün.''
    ''Savt-ı Davud-u hilafettir sözün.''


    <!--T:38-->
    ''Marifet-i takva ve hikmet mülküne,''
    ''Marifet-i takva ve hikmet mülküne,''


    <!--T:39-->
    ''Bir Süleyman-ı emarettir sözün.''
    ''Bir Süleyman-ı emarettir sözün.''


    <!--T:40-->
    ''Hasılı dertlilere derman eder,''
    ''Hasılı dertlilere derman eder,''


    <!--T:41-->
    ''Dest-i Lokman-ı hazakattir sözün.''
    ''Dest-i Lokman-ı hazakattir sözün.''


    <!--T:42-->
    ''Ba’s-ü ba’de’l-mevte kaim hüccetin,''
    ''Ba’s-ü ba’de’l-mevte kaim hüccetin,''


    <!--T:43-->
    ''Çün Üzeyr mazhariyettir sözün.''
    ''Çün Üzeyr mazhariyettir sözün.''


    <!--T:44-->
    ''Söz değil, özdür bütün tibyanınız,''
    ''Söz değil, özdür bütün tibyanınız,''


    <!--T:45-->
    ''Vech-i Hakk’a, hep işarettir sözün.''
    ''Vech-i Hakk’a, hep işarettir sözün.''


    <!--T:46-->
    ''Lübb-ü lüb marifettir mâhasal,''
    ''Lübb-ü lüb marifettir mâhasal,''


    <!--T:47-->
    ''Yüz yüze hakka itaattir sözün.''
    ''Yüz yüze hakka itaattir sözün.''


    <!--T:48-->
    ''Ehl-i şevke âb-ı hayat bahşeden,''
    ''Ehl-i şevke âb-ı hayat bahşeden,''


    <!--T:49-->
    ''Hıdr-ı bahreyn-i velayettir sözün.''
    ''Hıdr-ı bahreyn-i velayettir sözün.''


    <!--T:50-->
    ''Bâr-ı sıkletten ukûlü kurtaran,''
    ''Bâr-ı sıkletten ukûlü kurtaran,''


    <!--T:51-->
    ''Nur-u İlyas-ı riyazettir sözün.''
    ''Nur-u İlyas-ı riyazettir sözün.''


    <!--T:52-->
    ''Kulluğun efdalini izhar eden,''
    ''Kulluğun efdalini izhar eden,''


    <!--T:53-->
    ''Zülkifl-i ibadettir sözün.''
    ''Zülkifl-i ibadettir sözün.''


    <!--T:54-->
    ''Set çeker kâfir olan ye’cüclere,''
    ''Set çeker kâfir olan ye’cüclere,''


    <!--T:55-->
    ''Çünkü Zülkarneyn-i kudrettir sözün.''
    ''Çünkü Zülkarneyn-i kudrettir sözün.''


    <!--T:56-->
    ''Sırr-ı tesbihatı telkin eyleyen,''
    ''Sırr-ı tesbihatı telkin eyleyen,''


    <!--T:57-->
    ''Misl-i Yunus gavvas-ı hakikattir sözün.''
    ''Misl-i Yunus gavvas-ı hakikattir sözün.''


    <!--T:58-->
    ''Rahmet-i Rahman’ı hep tezkâr eder,''
    ''Rahmet-i Rahman’ı hep tezkâr eder,''


    <!--T:59-->
    ''Hamd-i Zekeriyya-yı rahmettir sözün.''
    ''Hamd-i Zekeriyya-yı rahmettir sözün.''


    <!--T:60-->
    ''Tâb ile şerh-i kitab-ı Hak eder,''
    ''Tâb ile şerh-i kitab-ı Hak eder,''


    <!--T:61-->
    ''İlm-i Yahya-i verasettir sözün.''
    ''İlm-i Yahya-i verasettir sözün.''


    <!--T:62-->
    ''Mürdeyi ihya, körü bînâ eder,''
    ''Mürdeyi ihya, körü bînâ eder,''


    <!--T:63-->
    ''Nefha-i İsa-yı fıtrattır sözün.''
    ''Nefha-i İsa-yı fıtrattır sözün.''


    <!--T:64-->
    ''Müjde-peyma-yı kulûb-ü ehl-i hak,''
    ''Müjde-peyma-yı kulûb-ü ehl-i hak,''


    <!--T:65-->
    ''Mâhî-i târîk-i fetrettir sözün.''
    ''Mâhî-i târîk-i fetrettir sözün.''


    <!--T:66-->
    ''Ahmed’in mi’racını eyler beyan,''
    ''Ahmed’in mi’racını eyler beyan,''


    <!--T:67-->
    ''Şerh-i ahkâm-ı nübüvvettir sözün.''
    ''Şerh-i ahkâm-ı nübüvvettir sözün.''


    <!--T:68-->
    ''Hak Teâlâ daima pür-nur ede,''
    ''Hak Teâlâ daima pür-nur ede,''


    <!--T:69-->
    ''Çünkü irfan-ı saadettir sözün.''
    ''Çünkü irfan-ı saadettir sözün.''


    <!--T:70-->
    ''Şan-ı Üstadda ne dersen Galibâ,''
    ''Şan-ı Üstadda ne dersen Galibâ,''


    <!--T:71-->
    ''Az ki bir îma-yı hayrettir sözün.''
    ''Az ki bir îma-yı hayrettir sözün.''


    <!--T:72-->
    '''Ahmed Galib'''
    '''Ahmed Galib'''




    <!--T:73-->
    ------
    ------
    <center> [[Barla Lahikası 99. Mektup]] ⇐ | [[Barla Lahikası]] | ⇒ [[Barla Lahikası 101. Mektup]] </center>
    <center> [[Barla Lahikası 99. Mektup]] ⇐ | [[Barla Lahikası]] | ⇒ [[Barla Lahikası 101. Mektup]] </center>
    ------
    ------
    </translate>
    </translate>

    11.02, 20 Kasım 2023 itibarı ile sayfanın şu anki hâli

    Diğer diller:
    • Türkçe

    (Ahmed Galib’in Sözler hakkında bir fıkrasıdır.)


    Âdem-i ilm-i hakikattir sözün,

    Tercüman-ı kenz-i vahdettir sözün.

    Hazret-i Hak’tan atâ-yı mahzdır,

    Neş’e-i Şît-i hüviyettir sözün.

    Ders-i hikmetten bütün ulvi beyan,

    Misl-i İdris, pür-hikmettir sözün.

    Mevc-i tufan-ı dalaletten siper,

    Keştî-i Nuh-u selâmettir sözün.

    Sarsar-ı ilhaddan inkaz eden,

    Şule-i Hûd-u hidayettir sözün.

    Tezkiyet-bahş-ı kulûb-ü mü’minîn,

    Salihdar-ı emanettir sözün.

    Vahdetin esrarını ilan eden,

    Ol Halil-veş asl-ı millettir sözün.

    Bahş-ı zemzem eyler, ehl-i hayrata,

    İsmail-i feyz-i hürmettir sözün.

    Mahz-ı tahkiktir, hayalattan alâ,

    Sırr-ı İshak-ı hakikattir sözün.

    Zümre-i tağut’u hep berbat eder,

    Lût gibi rükn-ü salabettir sözün.

    Hep kelâmullah-ı nâtık şerhidir.

    Kenz-i i’caz-ı risalettir sözün.

    Din-i hakkın neşr ü ta’mimi için

    Fazl-ı İsrail-i kudrettir sözün.

    Hak cemaliyle kemalin gösteren,

    Hüsn-ü Yusuf’tan işarettir sözün.

    Yokluk içre, varlığa kaim olan,

    Sabr-ı Eyyüb-ü metanettir sözün.

    Mülhid firavunları gark eyleyen,

    Tûr-u Musa-i şeriattır sözün.

    Serteser mizan-ı hikmetle rasîn,

    Çün Şuayb-ı emn ü adalettir sözün.

    Ehl-i idlâli eden zîr ü zeber,

    Sanki Harun-u fesahattir sözün.

    Asker-i Calut-u küfrü mahveder,

    Savt-ı Davud-u hilafettir sözün.

    Marifet-i takva ve hikmet mülküne,

    Bir Süleyman-ı emarettir sözün.

    Hasılı dertlilere derman eder,

    Dest-i Lokman-ı hazakattir sözün.

    Ba’s-ü ba’de’l-mevte kaim hüccetin,

    Çün Üzeyr mazhariyettir sözün.

    Söz değil, özdür bütün tibyanınız,

    Vech-i Hakk’a, hep işarettir sözün.

    Lübb-ü lüb marifettir mâhasal,

    Yüz yüze hakka itaattir sözün.

    Ehl-i şevke âb-ı hayat bahşeden,

    Hıdr-ı bahreyn-i velayettir sözün.

    Bâr-ı sıkletten ukûlü kurtaran,

    Nur-u İlyas-ı riyazettir sözün.

    Kulluğun efdalini izhar eden,

    Zülkifl-i ibadettir sözün.

    Set çeker kâfir olan ye’cüclere,

    Çünkü Zülkarneyn-i kudrettir sözün.

    Sırr-ı tesbihatı telkin eyleyen,

    Misl-i Yunus gavvas-ı hakikattir sözün.

    Rahmet-i Rahman’ı hep tezkâr eder,

    Hamd-i Zekeriyya-yı rahmettir sözün.

    Tâb ile şerh-i kitab-ı Hak eder,

    İlm-i Yahya-i verasettir sözün.

    Mürdeyi ihya, körü bînâ eder,

    Nefha-i İsa-yı fıtrattır sözün.

    Müjde-peyma-yı kulûb-ü ehl-i hak,

    Mâhî-i târîk-i fetrettir sözün.

    Ahmed’in mi’racını eyler beyan,

    Şerh-i ahkâm-ı nübüvvettir sözün.

    Hak Teâlâ daima pür-nur ede,

    Çünkü irfan-ı saadettir sözün.

    Şan-ı Üstadda ne dersen Galibâ,

    Az ki bir îma-yı hayrettir sözün.

    Ahmed Galib



    Barla Lahikası 99. Mektup ⇐ | Barla Lahikası | ⇒ Barla Lahikası 101. Mektup