Barla Lahikası 113. Mektup: Revizyonlar arasındaki fark
("''(Hüsrev’in fıkrasıdır.)'' '''Sevgili Üstadım, Muhterem Efendim!''' Kur’an-ı Kerîm’in âyât ve kelimat ve hurufatında görünen ihtilaf bertaraf edilmek üzere, yeniden hakiki ve esaslı bir surette âyât ve kelimat ve hurufatın tesbit edileceği hakkındaki iş’ar-ı fâzılaneleri, cidden şâyan-ı tebşirdir. Bu ve bu gibi ahval, bizi Üstadımızın ulvi ve umumî olan vazifesinde her vakit için Cenab-ı Hak’tan muvaffakiye..." içeriğiyle yeni sayfa oluşturdu) |
Değişiklik özeti yok |
||
14. satır: | 14. satır: | ||
'''Hüsrev''' | '''Hüsrev''' | ||
------ | |||
<center> [[Barla Lahikası 112. Mektup]] ⇐ | [[Barla Lahikası]] | ⇒ [[Barla Lahikası 114. Mektup]] </center> | |||
------ |
11.40, 1 Kasım 2023 tarihindeki hâli
(Hüsrev’in fıkrasıdır.)
Sevgili Üstadım, Muhterem Efendim!
Kur’an-ı Kerîm’in âyât ve kelimat ve hurufatında görünen ihtilaf bertaraf edilmek üzere, yeniden hakiki ve esaslı bir surette âyât ve kelimat ve hurufatın tesbit edileceği hakkındaki iş’ar-ı fâzılaneleri, cidden şâyan-ı tebşirdir. Bu ve bu gibi ahval, bizi Üstadımızın ulvi ve umumî olan vazifesinde her vakit için Cenab-ı Hak’tan muvaffakiyet talebinde bulunmaklığa sevk ediyor.
Bilhassa kardeşimiz Hacı Nuh Bey’e yazılan mektup sureti ve buna mümasil diğer mektubat, bizim hayatımızı değiştirmiş ve müstakbeldeki hayatımıza nurlar serptiği gibi bugünkü insanlığın giriftar olduğu riyakârlık, tabasbus ve temelluk ve emsali gibi pek çok ahlâk-ı rezileden kurtarmış ve her birerlerinin yerlerine de ahlâk-ı hasene fidanları gars ederek, birer şecere-i âliye ve nâfizenin vücuda gelmesine sebebiyet vermiştir.
Hattâ o kadar diyebilirim ki bugünkü beşeriyetin duygularından bambaşka bir hayata sevk etmiş ve her an “Hâlık’ımız bizden ne suretle razı olacak ve bugün ne gibi bir sa’y ile sahife-i hayatımı kapatacağım? Acaba ümmeti bulunduğumuz o sevgili Peygamber-i Zîşan aleyhissalâtü vesselâm Efendimizin, dalalet yolunu tutan veyahut dalalete gidenlerin arkalarından giden ümmetlerini, ne suretle tarîk-i hidayete getirmek için sa’y etsek hoşnudiyet-i Peygamberîyi (asm) celbedebiliriz?” duyguları ve mefkûreleriyle yaşatmaktadır.
Kıymettar üstadlarına her hatvede ittibaı seven o talebelerinizin ruhlarında, üstadlarının en güzel fıkrası olan “Kur’an-ı Azîmüşşan’a feda olan bu baş, başka yere eğilmeyecek.” sözü hayatımızda en güzel ve en büyük bir miftah ve bir düstur olmuştur. İşte bu hayatta, bu zevkle yaşadığımız için bu vâdideki korku denilen mevhum kuvvet, talebelerinizin hak uğrunda gösterdikleri cesaretten korkmaktadır.
Rıza-i İlahî uğrunda her gelecek hale memnuniyetle göğüs germeyi, üstadlarının halinden her gün ve her an ders alan talebelerinize ve kardeşlerime, hayırlı muvaffakiyetler ve saadetler temenni ederken sevgili Üstadım, size de lâyık olduğunuzdan daha güzel bir şekilde ve daha elyak bir tarzda eltaf-ı Sübhaniyeye nâiliyetiniz için dua eder ve dâmenlerinizi kemal-i hürmet ve tazimle öperim, Efendim Hazretleri!
Hüsrev