Emirdağ Lahikası 1. Kitap 62. Mektup
Risale-i Nur
Bu Nur eser tefsiridir o semavî kitabın
İlan eder hakikati, emr-i hakkı bildirir
İsyanlara, zulümlere maruz olan cihanın
Bu asırda gözyaşını nur saçarak dindirir.
Bu eserdir muzdarip gönüllere teselli
Bu kararsız âlemin her buhranında nur saçar
Bu eserdir her zulmette selâmetin rehberi
Ehl-i iman bu sayede, bu eserle hür yaşar.
Masumlara bir öğüttür, gençlerin de rehberi
Her mazluma “Ağlama!” der, güleceksin yarın sen
Tesellisi çok yücedir, ibretlidir dersleri
Beli bükük ihtiyara müjde verir derinden!
Bu eserdir insanları dehşetlerden dûr eden
Kudret eli hâmisidir, hayret-feza hükmü var
Muannidler teslim olur hükmüne mağrur iken
Her serseri feylesofu meftun eden nuru var!
Bu nur eser her bilginin, her mü’minin sertâcı
Dertlilerin dermanıdır, her münkiri tokatlar
Şirklerin hem hēdimidir hem her kaygu ilacı
Zındık, zalim ilişirse başında volkan patlar!
Ey güç yetmez dehşet veren haletlerden ağlayan
Fânilere aldanarak kırıldıkça bağırma
Ey zâilden, âcizlerden meded umup bağlanan
Gir bu Nur’un âlemine, fânileri çağırma!
Ayıl artık gaflet sarhoşluğundan durma, uyan
Hevesatın bir ejderdir, kalbini kemirecek
Yarın mesud olacaktır yoklukta Hakk’ı bulan
Nur’a ver nakd-i ömrü, yarın sana verilecek
Huzuruna uhrada ihtişamlar serilecek.
Risale-i Nur’un kusurlu hâdimi
Zekâi