Sikke-i Tasdik-i Gaybi 80. Mektup

    Risale-i Nur Tercümeleri sitesinden
    09.50, 26 Ekim 2023 tarihinde Said (mesaj | katkılar) tarafından oluşturulmuş 7546 numaralı sürüm ("'''Zekâi’nin bir manzumesi''' ''Bu nur eser, tefsiridir o semavî kitabın'' ''İlan eder hakikati, emr-i hakkı bildirir'' ''İsyanlara, zulümlere maruz olan cihanın'' ''Bu asırda gözyaşını, nur saçarak dindirir'' ''Bu eserdir muzdarip gönüllere teselli'' ''Bu kararsız âlemin her buhranında nur saçar'' ''Bu eserdir her zulmette selâmet rehberi'' ''Ehl-i iman bu sayede bu eserle hür yaşar'' ''Masumlara bir öğüttür, gençl..." içeriğiyle yeni sayfa oluşturdu)
    (fark) ← Önceki sürüm | Güncel sürüm (fark) | Sonraki sürüm → (fark)

    Zekâi’nin bir manzumesi

    Bu nur eser, tefsiridir o semavî kitabın

    İlan eder hakikati, emr-i hakkı bildirir

    İsyanlara, zulümlere maruz olan cihanın

    Bu asırda gözyaşını, nur saçarak dindirir

    Bu eserdir muzdarip gönüllere teselli

    Bu kararsız âlemin her buhranında nur saçar

    Bu eserdir her zulmette selâmet rehberi

    Ehl-i iman bu sayede bu eserle hür yaşar

    Masumlara bir öğüttür, gençlerin de rehberi

    Her mazluma “Ağlama!” der “Güleceksin yarın sen!”

    Tesellisi çok yücedir, ibretlidir dersleri

    Beli bükük ihtiyara müjde verir derinden

    Bu Nur eser, her bilginin, her mü’minin sertâcı

    Dertlilerin dermanıdır, her münkiri tokatlar

    Şirklerin hem hēdimidir hem her kaygı ilacı

    Zındık zalim ilişirse başına volkan patlar

    Bu eserdir insanları dehşetlerden dûr eden

    Kudret eli hâmisidir, hayret-efza hükmü var

    Muannidler teslim olur, hükmüne mağrur iken

    Her serseri feylesofu meftun eden nuru var

    Ey güç yetmez, dehşet veren haletlerden ağlayan

    Fânilere aldanarak kırıldıkça bağırma

    Ey zâilden, âcizlerden meded umup bağlanan

    Gir bu Nur’un âlemine, fânileri çağırma

    Ayıl artık, gaflet sarhoşluğundan durma uyan

    Hevesatın bir ejderhadır kalbini kemirecek

    Yarın mesud olacaktır yoklukta Hakk’ı bulan

    Nur’a ver nakd-i ömrü, yarın sana verilecek

    Huzuruna uhrada ihtişamlar serilecek.

    Risale-i Nur’un kusurlu hâdimi

    Zekâi