Barla Lahikası 161. Mektup

    Risale-i Nur Tercümeleri sitesinden
    07.08, 30 Ekim 2023 tarihinde Said (mesaj | katkılar) tarafından oluşturulmuş 8052 numaralı sürüm ("''(Doktor İbrahim’in fıkrasıdır.)'' '''Efendim!''' Nurani ve ziyadar cadde-i kübra-yı maneviyede seyr ü seyahat eden umum âhiret kardeşlerimle her hafta görüşüyor ve ârâmsız tulû eden Risale-i Nur eczaları gibi feyiz ve marifet güneşlerinin haberlerini işittikçe; ruhum güller gibi açılıyor, hubur ve ibtihaca müstağrak oluyor. Ve istidadım nisbetinde bir iki meselecik öğrenmeye sa’y ediyor isem de bu envar-ı bahr-i mu..." içeriğiyle yeni sayfa oluşturdu)
    (fark) ← Önceki sürüm | Güncel sürüm (fark) | Sonraki sürüm → (fark)

    (Doktor İbrahim’in fıkrasıdır.)

    Efendim!

    Nurani ve ziyadar cadde-i kübra-yı maneviyede seyr ü seyahat eden umum âhiret kardeşlerimle her hafta görüşüyor ve ârâmsız tulû eden Risale-i Nur eczaları gibi feyiz ve marifet güneşlerinin haberlerini işittikçe; ruhum güller gibi açılıyor, hubur ve ibtihaca müstağrak oluyor. Ve istidadım nisbetinde bir iki meselecik öğrenmeye sa’y ediyor isem de bu envar-ı bahr-i muhitten kardeşlerimin ruhlarına in’ikas eden mesailden bâhis arîzaları tahrir ve takdim ettiklerini gördükçe, adem-i muvaffakiyetimden mütevellid esef ve kederim hasebiyle cehlimden el-

    eman çekiyorum. “Ümmilik ne güç imiş!” diye ruhum ağlıyor. Mu’terifane “İbrahim, müstahaksın!” diyorum. Nihayet yine ümidimi Rabb’imden kesmeyerek diyorum: “Bir müessesenin başmüdürü, muavini, kâtibi, müvezzii, tahsildarı, hademesi olur. Fakir de kısmen müvezzilik, kısmen hademelik sıfatıyla bulunsam ne zararı var?” deyip müteselli oluyorum.

    İbrahim