Barla Lahikası 107. Mektup

    Risale-i Nur Tercümeleri sitesinden
    11.06, 20 Kasım 2023 tarihinde Said (mesaj | katkılar) tarafından oluşturulmuş 31445 numaralı sürüm (Bu sürüm çeviri için işaretlendi)
    (fark) ← Önceki sürüm | Güncel sürüm (fark) | Sonraki sürüm → (fark)
    Diğer diller:
    • Türkçe

    (Sözler’i müştakların ellerine yetiştiren kardeşim Bekir Ağa’nın fıkrasıdır.)

    Elimizdeki hakaik-i Kur’aniyeyi câmi’ Nur risaleleri, her ân ve zaman bizi tarîk-i hakikatin nurlarına istiğrak ederek, şu zaman-ı hazıranın ehl-i imanın kalbine verdiği ızdırabı izale etmektedir.

    Hakk’a şükürler olsun ki ehl-i imanın üzerine musallat olan ve gayr-ı kabil-i tahammül olan hâlât karşısında, iman ve irşadın nurani dairesi dâhilinde, hak ve hakikate lâyık bir vazifede istihdam ediliyoruz. Şu zamanda yegâne medar-ı tesellimiz olan şey ancak Erhamü’r-Râhimîn’in tavassutunuzla bizi kavuşturduğu hakikatlerdir. Lisanım, şükranlarıma tercüman olamıyor. Ne söyleyeceğimi bilmiyorum. Ancak söyleyebildiğim şey, beklediğim ümit, benim ve ehl-i imanın, bilhassa risalelerle alâkadar kardeşlerimin iki cihanda mesrur olmalarını ve bilhassa başta Üstadımızın kudsî ve pek azîm hizmetinden, Hâlık-ı kâinat Hazretlerinin razı olmasını temenniden ibaret kalıyor. Bugünkü ahval-i müessifeden müteessir olmamak mümkün değil. Allah iyi yapar, inşâallah. Ben cahilim, bu kadar yazabildim. O Sözler’in kıymetini tariften âcizim. Ne kadar yazsam o eserlerin kıymetinden binde bir nebzesini gösteremez.

    Talebeniz

    Emrullah oğlu Bekir



    Barla Lahikası 106. Mektup ⇐ | Barla Lahikası | ⇒ Barla Lahikası 108. Mektup