Barla Lahikası 94. Mektup

    Risale-i Nur Tercümeleri sitesinden
    09.11, 28 Ekim 2023 tarihinde Said (mesaj | katkılar) tarafından oluşturulmuş 7945 numaralı sürüm ("''(Şu fıkra Mesud Efendi’nindir.)'' '''Ey benim muhterem Üstadım!''' Hadd-i büluğumdan bu ana kadar, laîn şeytanın zırhından mamul bir sanduka derûnunda kilitlemiş olduğu akl-ı uhrevî ve imanımı tazyik altına almıştı. Duanız sayesinde ve bana karşı göstermiş olduğunuz hüsn-ü niyet ve nasihatlerin semeresi olarak ancak yedi senede, Üstadımın dua yumruğuyla laîn şeytanın zırh sandukası kırılarak, imanımı tekra..." içeriğiyle yeni sayfa oluşturdu)
    (fark) ← Önceki sürüm | Güncel sürüm (fark) | Sonraki sürüm → (fark)

    (Şu fıkra Mesud Efendi’nindir.)

    Ey benim muhterem Üstadım!

    Hadd-i büluğumdan bu ana kadar, laîn şeytanın zırhından mamul bir sanduka derûnunda kilitlemiş olduğu akl-ı uhrevî ve imanımı tazyik altına almıştı. Duanız sayesinde ve bana karşı göstermiş olduğunuz hüsn-ü niyet ve nasihatlerin semeresi olarak ancak yedi senede, Üstadımın dua yumruğuyla laîn şeytanın zırh sandukası kırılarak, imanımı tekrar teslim ettin. Ve teslim aldığımı şununla ispat ederim ki:

    Duaya kabul buyurduğunuz tarihte, yani ramazan-ı şerifin üçüncü günü beray-ı ziyaret nezdinizde idim. Müfarakatımdan sonra, Cenab-ı Hakk’ın gösterdiği ve sevgili Üstadıma arz eylediğim rüya ile âcizane tefsirimde, gündoğudan günindiye doğru olan çayı yani gündoğudaki duayı almamış olsa idim, önümde elinde sepet ile giden adam gibi gayya kuyusuna gidecektim. Ben de o kapının önünde durduğum halde, o müessir almış olduğum dua sayesinde, o korkunç kapıdan çağrılmayarak, avdetimde geniş bir caddeden halkın omuz omuza geçtiği ve bizim mestûr bir mevkide seyreylediğimiz o meşakk u mezahime iştirak ettirilmediğimiz ancak Üstad-ı Muhteremimin Cenab-ı Hak nezdinde duasının kabulüdür ve Sözler’in mukavemetsûz tesirleridir.

    Ben de buna mukabil, Üstadımın hâdim olduğu çığırı takip ile hizmet etmek emelinde isem de yalnız ettiğim hizmet kâfi değildir. O da ancak âhiret menfaatimiz içindir. Yalnız Cenab-ı Feyyaz-ı Mutlak Hazretlerinden beş vakitte dua ediyorum: “Yâ Rabbî, yâ Rabbî! Yirmi yedi seneden beri, şeytan aleyhi’l-la’nenin zırhlı çelik sandukaya kilitlemiş olduğu imanımı, balyozuyla kırarak tahlis eden Üstad-ı Ekremime, yani Kur’an-ı Hakîm’in lemaatı olan Risale-i Nur’un neşrine bir hizmet olarak, bana menamda göstermiş olduğun yevm-i mahşerde gayya kuyusu kapısının ağzından çevirmeye muvaffak olan müfessir-i Kur’an’ı ve son musannif bulunan Saidü’n-Nursî Hazretlerinin yevm-i mahşerde sancaktarı kıl, yâ Rabbî yâ Erhame’r-râhimîn velhamdülillahi Rabbi’l-âlemîn” olan Cenab-ı Mevla’dan evkat-ı hamsede vird-i zebanımdır. Ve siz Üstadımın kabul buyurmasını istirham ile el ve ayaklarınızdan öperim, Efendim Hazretleri.

    Mehmed Mesud