Emirdağ Lahikası 1. Kitap 212. Mektup

    Risale-i Nur Tercümeleri sitesinden
    18.34, 28 Kasım 2023 tarihinde Said (mesaj | katkılar) tarafından oluşturulmuş 41063 numaralı sürüm (Bu sürüm çeviri için işaretlendi)
    (fark) ← Önceki sürüm | Güncel sürüm (fark) | Sonraki sürüm → (fark)
    Diğer diller:
    • Türkçe

    Aziz, sıddık kardeşlerim!

    Hadsiz şükür olsun ki Risale-i Nur’un Haremeyn-i Şerifeynce makbuliyetine bir alâmet şudur ki:

    Denizli kahramanı Hâfız Mustafa, İstanbul’dan aldığı Zülfikar ve Asâ-yı Musa ve Siracünnur’u –ki Hindistan ulemasına gönderilecekti– onları alıp yolda bazı hacılara okutup beraber Medine-i Münevvere’de Keşmirli gayet meşhur bir âlim ve Türkçe de güzel bilen zata teslim etmiş. O zatın da çok takdir edip kat’î teminat ile Hindistan ulemasının merkezine göndereceğini ve Medine-i Münevvere’ye mahsus olan mecmualar da yetiştiğini ve sair yerlere de gönderilen mecmualar selâmetle yetiştiğini, Denizlili Hâfız Mustafa’ya beraber arkadaş olup ve yolda Nurları okuyarak giden hem genç hem Nurcu iki Afyonlu hacı ve başka hacılar, bu müjdeli haberi bana getirdiler ve hariçte Risale-i Nur’un ehemmiyetli revacını ve makbuliyetini müjdelediler.

    Yalnız Camiü’l-Ezhere gidecek üç mecmuadan Zülfikar burada kaldı, gönderemedik; ikisi gitmişler. Bunun hikmeti şudur ki: Zülfikar ilmî bir geniş derstir. Âlem-i İslâm’ın medrese-i kübrası olan Camiü’l-Ezhere ders suretiyle göndermek münasip olmadığı gibi hem orada kolera hastalığının istilasıyla elbette Zülfikar, lâyık olduğu dikkat-i nazara bu sırada alâkadarane mazhar olamayacaktı.


    Emirdağ Lahikası 1. Kitap 211. Mektup ⇐ | Emirdağ Lahikası | ⇒ Emirdağ Lahikası 1. Kitap 213. Mektup