Sikke-i Tasdik-i Gaybi 81. Mektup
بِس۟مِ اللّٰهِ الرَّح۟مٰنِ الرَّحٖيمِ
وَمَٓا اَر۟سَل۟نَاكَ اِلَّا رَح۟مَةً لِل۟عَالَمٖينَ
Âyetinin veraset-i Ahmediye (asm) cihetinde, mana-yı işarî noktasında, bu asırda o Rahmeten li’l-âlemîn’in bir âyinesi ve hakikat-i Kur’aniyenin bir hakiki tefsiri olan Risale-i Nur, o küllî rahmetin bir cilvesi, bir numunesi olmasından hakikat-i Muhammediyenin (asm) bir kısım evsafını, mana-yı mecazî ile cüz’î bir vârisine verilebilir diye bu parlak kasideye ilişmedim. Yalnız hakikat-i Ahmediye (asm) ile âyinesinin farkına işareten bazı kelimeler ilâve edildi.
Said Nursî
Huzur bulur bugün seninle âlem
Ey bu asırda rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Sürur bulur bugün seninle âdem
Ey bir rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Bu hasta gönüller çoktan perişan
Varsa sende eğer Lokman’dan nişan
Bir şifa sun, gel ey mahbub-u zîşan
Ey cilve-i rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Gelmez mi sonu bu uzun hecenin
Geçmez mi gamı bu yaslı gecenin
Zâri arttı, sabrı bitti nicenin
Ey cilve-i rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Fahr-i Âlem, arştan bu yere indi
Şah-ı Velayet gelip Düldül’e bindi
Zülfikar’a bugün artık Nur dendi
Ey bu zamanda rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Yolumuz, bu Nur’un bu nurlu yolu
Olduk hepimiz o Nur’un bir kulu
Nur yolunda yürüyen hem ne mutlu
Ey numune-i rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Nurs’un nur çıkan nurlu dağında
Bülbül öter bahçesinde bağında
Tozu olsak onun pâk ayağında
Ey rahmet-i âlem cilvesi Risaletü’n-Nur
Dertlere dermansın, mahbub-u cansın
Hem câmiü’l-esma ve’l-Kur’ansın
Hem de Nur-u Hak’tan bize ihsansın
Ey bir rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Bu âlemde madde değil, bir özsün
Her zerreden bakan bütün bir gözsün
Kâinatı hayran eden bütün bir yüzsün
Ey misal-i rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Aslı evvelisin balın, şekerin
Deryasısın cümle ilmin, hünerin
Gelmedi cihana böyle eser benzerin
Ey mir’at-ı rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Sen aylardan, güneşlerden üstünsün
Nihayetsiz, sonu gelmez bütünsün
Nur cemalin bütün bütün görünsün
Ey mazhar-ı rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Boyun büküp acı acı melerdik
Gözyaşını kanlar ile silerdik
Görsek diye seni Hak’tan dilerdik
Ey bir temsil-i rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Çünkü sensin bu asırda Rahmeten li’l-âlemîn’in cilvesi
Çünkü sensin şimdi Şefîu’l-müznibîn’in vârisi
Ağisnâ yâ Gıyase’l-Müstagîsîn, bir duası
Ey şule-i rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Şifa bulsun şimdi biraz yaramız
Revaç bulsun geçmez olan paramız
Saç nurunu, aka dönsün karamız
Ey ziya-i rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Cürmümüzle külhan gibi pür-nârız
Dert elinden hem her gün zâr u zârız
Affet bizi madem sana hep yârız
Ey nur-u rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Meylimiz yok yalancı bir dünyaya
Son verdik biz bid’alara, riyaya
Kapılmayız öyle kuru hülyaya
Ey bir hakikat-i rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Yok bizde cemiyet kurma hülyası
Yok başka bir yola gitme sevdası
Olduk ancak Nur’un dertli şeydası
Ey dertlilere rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Yollarda bıraktık geçtik dervişi
Attık gönüllerden öyle teşvişi
Kâfi bu parlayan nurun güneşi
Ey ma’kes-i rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Geçmişiz hep medihlerden senadan
Yüz çevirdik servetlerden gınadan
Nur isteriz, geçmeden bu fenadan
Ey bu asırda rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Nur elinden içeli biz şarabı
Çevirmişiz tatlılığa azabı
Bir mahbubun biz de olduk türabı
Ey bize rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Âşıkların arşa çıkan feryadı
Ağlatıyor o pâk ruhlu ecdadı
Allah için eyle bize imdadı
Ey muhtaçlara rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Gökler saldı bela, yer verdi bela
Sarstı âfakı bir acı vaveylâ
Rahmet et âleme ey Nur-u Mevla
Ey cilve-i rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Bir yanda sel var, bir yanda kan akar
Bu bela ateşi âlemi yakar
Ağlayan bu beşer hep sana bakar
Ey numune-i rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Çevrildi ateşle bu koca dünya
Bir cehennem gibi kaynadı derya
Yetiş imdada ey şah-ı evliya
Ey bu zamanda rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Her yangını senin nurun söndürür
Her bir yeri bir gülşene senin nurun döndürür
Deccal’ı da bir gün gelir elbette öldürür
Ey nur-u rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Zındıkaya, küfre karşı saldırdın
Gönüllerden kederleri kaldırdın
Bizi nurun deryasına daldırdın
Ey bîçarelere rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Kaldıramaz sana aslâ kimse el
Bağlıyoruz bizler sana candan bel
Dünyalara sensin ümit ve emel
Ey ziya-i rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Sen ordu kurmazsın erle, uşakla
Savaşmazsın öyle topla, bıçakla
Nurunla şu asrı tutup kucakla
Ey şimdi rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Bitsin de bu korkunç tufan-ı şedid
Açılsın yepyeni bir devr-i mesud
On sekiz bin âlem eylesin hep iyd
Ey ehl-i Kur’an’a rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Geliyor şu karşıdan gerçi bir zulmet
Fakat sensin bugün atâ-yı rahmet
Boğacaksın onu nurunla elbet
Ey bir rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Kızıl ejder yuvamıza girmesin
Zehirli eli yakamıza ermesin
Karşı durup nurun fırsat vermesin
Ey seyf-i rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Kara duman üstümüzden dağılsın
Kızıl alev sönüp âlem ayılsın
Bu zaferin haşre kadar anılsın
Ey zülfikar-ı rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
O soydandır nice canlar yakanlar
O soydandır evler barklar yıkanlar
O soydandır sana kinle bakanlar
Ey hüccet-i rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Masumların kanlarını içerler
Ebu Cehl’i, Nemrutları geçerler
Ölümlerden ölümleri seçerler
Ey şimdi bir rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Bir mikrop ki ciğerleri dişliyor
Kanımızla kendisini besliyor
Temiz yurdu telvis edip pisliyor
Ey bir eczahane-i rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Gazilerin, fatihlerin konağı
Seyyidlerin, serverlerin otağı
Bu vatandır, şehitlerin yatağı
Ey cilve-i rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
O şehidin ala dönmüş kefeni
Miskler kokar, güle benzer bedeni
Öper melekler de nurlu naaşını
Ey numune-i rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Kur’an diyor ölmemiştir, diridir
Her birisi Hakk’ın arslan eridir
Türbeleri yürekleri titretir
Ey âyine-i rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Armağansın çünkü asil millete
Düşmeyelim bir gün bile zillete
Götür bizi şanlı büyük devlete
Ey misal-i rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Eyleyeler nurun ile hep savlet
Zaferlerle şanlar bulur bu millet
Şarka, garba ziya salsın bu devlet
Ey bizlere rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur
Nurdan kanadın hem sağlam kolun var
Nurdan senin Hakk’a giden yolun var
Kabul et bir kemter Feyzi kulun var
Ey bu asırda rahmet-i âlem Risaletü’n-Nur!
اَلسَّلَامُ عَلَي۟كُم۟ وَ رَح۟مَةُ اللّٰهِ وَ بَرَكَاتُهُ
Üstadım, Efendim Hazretleri!
وَمَٓا اَر۟سَل۟نَاكَ اِلَّا رَح۟مَةً لِل۟عَالَمٖينَ âyetinin nurlarından, Nur’un sayesinde alabildiğim bir zerreyi bu şekilde yazdım ve huzur-u irfanınıza sundum. Kabulünü rica ederim. Selâmlarımızı sunar ve mübarek ellerinizi öperiz efendimiz.
Bîçare talebeniz
Hasan Feyzi
رَح۟مَةُ اللّٰهِ عَلَي۟هِ اَبَدًا دَائِمًا