Kastamonu Lahikası 76. Mektup

    Risale-i Nur Tercümeleri sitesinden
    21.21, 24 Kasım 2023 tarihinde Said (mesaj | katkılar) tarafından oluşturulmuş 36151 numaralı sürüm
    Diğer diller:
    • Türkçe

    Risale-i Nur’un küçük ve masum şakirdlerinin elli altmış talebesinin ve kırk elli ümmi mübarek ihtiyarların ve kıymettar üstadlarının yazdıkları tevafuklu ve şirin nüshaları bize göndermişler. O parçaları yedi cilt içinde cem’ettik.

    Bu mübarek ümmi ihtiyarların kırk sene sonra Risale-i Nur hatırı için her işe tercihen yazıya başlamaları ve masum çocukların, Risale-i Nur’dan ders aldıkları ve yazdıkları risalelerin bir kısmıdır. Onların bu zamanda, bu ciddi çalışmaları gösteriyor ki Risale-i Nur’da öyle manevî zevk ve cazibedar bir nur var ki mekteplerde çocukları okumaya şevkle sevk etmek için icad ettikleri her nevi eğlence ve teşviklere galebe edecek bir lezzet, bir sürur, bir şevk Risale-i Nur veriyor ki çocuklar ve ümmi ihtiyarlar böyle hareket ediyorlar.

    Hem bu hal gösteriyor ki Risale-i Nur kökleşiyor. İnşâallah onu hiçbir şey koparamayacak, ensal-i âtiyede de devam edip gidecek. Aynen bu masum küçük şakirdler gibi Risale-i Nur’un cazibedar dairesine giren bu ümmi ihtiyarların, kısmen çobanların ve yörük ve efelerin bu zamanda, bu acib şerait içinde her şeye tercihen Risale-i Nur’a bu surette çalışmaları gösteriyor ki bu zamanda Risale-i Nur’a ekmekten ziyade ihtiyaç var ki çiftçiler, çobanlar, yörük efeler (Hâşiye[1]) hâcat-ı zaruriyeden ziyade bir hâcat-ı zaruriyeyi, Risale-i Nur’un hakaikini görüyorlar.



    Kastamonu Lahikası 75. Mektup ⇐ | Kastamonu Lahikası | ⇒ Kastamonu Lahikası 77. Mektup

    1. Hâşiye: Bilhassa Risale-i Nur kahramanlarından Şükrü Efe ve bilhassa dağ kumandanı Çoban Veli’nin ve yörük aşiretlerinden Bahadır Süleyman’ın ve emsalinin gayretlerine işarettir.